25 Mayıs 2010 Salı

mutlu kahve...



üniversiteyi bitirdikten sonra çalışma hayatım maalesef ki hiçte karakterime uygun olmayan bi işte başladı. o iş bankacılık.
peki ne yapar bankacılar???
sabah masalarına oturdukları andan başlayalım, otururlar, otururlar, otururlar ve kalkarlar.
numaratöre basarlar, müşteri gelir, fatura yatırır, elektriği kesilmişse size sorar nasıl kesersiniz diye:) anlatırsınız, anlamaz.
yüksek bir miktar para yatırır birisi, sayarsınız, karşı taraf sıkılır, ama bilmez eksik yada sahte para alırsa o verir belki günlük belki aylık çalışma ücretini.
arada kahve, çay getirir temizlik görevlisi, ama içemez, soğur, geri götürür öylece. ben bazen içerdim en fazla iki dakika ara vererek, sonra bi müşteri gelirdi, pardon siz çalışmıyormusunuz diye sorardı, sadece gülerdim, masamdaki kesilmiş 100lerce fişe bakarak.
her nekadar 6 da bitiyo densede mesai, ben hiç şahit olmadım 7-8 aysonları 10 a bile çıkar.
neysecime:) buradan bi sosyal sorumluluk yaptım gibi oldu, ama bankacılık sorunları anlatmakla bitmez.
ben 15 ay dayanabildim bitmek bilmez mesailere, müşteri haklıdır diktelerine, para tozu yüzünden tavan yapan alerjime, suyum neden kesildi sorularına...; narin, kırılgan, kural tanımaz bünyem dayanamadı, arkasına bakmadan kaçtı.
ocaktan beri çalışmıyorum, o zamandan beri biran bile düşünmedim acaba çalışsam mı diye.
evim, eşim, kendim dedim:)
bugün babam aradı kpss tercihi varmış, bende iyi bi puan almıştım ama çalışıyorum diye tercih yapmamıştım. çok düşündüm hatta başım ağrıdı düşünmekten, acaba tercih yapsam mı diye.
karar verdim tercih yapmayacağım, bi süre daha evimde sukunetin anlamını sorgulayacak, sessizliğin öğretileriyle dinginleşecek, rahat rahat çayımı kahvemi içeceğimmm:))))

14 yorum:

  1. İşin içinde olmayınca,bankaya dışarıdan bakınca ne güzel işte orada öylece oturuyorlar diyoruz...halbuki bilemiyoruz ki bankacılık demek büyük sorumluluk,ciddi bir sabır ve ciddiyet artı yorgunluk demekmiş...Madem tercih yapmamaya karar verdin evinin tadını çıkar doyasıya...sevgilerimle...

    YanıtlaSil
  2. =)) güzel bir yazı olmuş keyifle okudum..banka ve bankacılıkla ilgili benimde diyeceklerim var ama..devamlı suretle numaraların aktığı saatlerde masasında oturuyor diye düşündüğüm hiç müşteri almayan insancıklar aslında başka şeylerle mi meşgul oluyor=) ama bana boş boş oturuyor gibi geliyor=) numaramın gelmesini beklerken gözümü dikip hadi sen de bi müşteri al da azalsın şunlar diye geçiriyorum içimden=))

    YanıtlaSil
  3. bir güzel çift, inan bankacı olunca çalıştığın bankanın kumandalı robotu oluyosun. onlar belirliyo senin hayatını. mesela işin bitse bile müdür çıkmadan çıkamazsın. hatta bizim o kadar dominat bi şefimiz vardı ki lavobaya bile giderken izin alıyoduk:)) ah ah bi başlasam bitmez....

    zeynep, kesin bişey yapıyodur, ya yetkilisi ya pazarlamacı bi iş getirmiştir. havale, eft, virman gibi şeyler bankanın varlıklı müşterilerinin. bi bilsen o o masada otururken nasıl tedirgindir, ya yanlış bişey yaparsam, yanlış hesapa geçersem paraları diye, tetiktedir. şimdi ona sorsan o işi yapmak yerine numaratöre basıp risksiz fatura, sınav harcı gibi şeyleri almayı tercih eder.
    kendimden biliyorum:)), ben kefilim, o yüzden bakma ona, yazık, rahatsız olmasın, baskı altında hissetmesin kendini:))

    YanıtlaSil
  4. iyi ki bankacı olmamışım:)
    muhasebeciyim hoş;o da tedirginlik ama telafisi oluyor yine de

    YanıtlaSil
  5. bende hep 6 deyince çıkıyorlar zannediyordum, hani bizi içeri almıyorlar ya sizinde işiniz bitiyormuş gibi gelirdi. en iyisini yapmışsınız arada çalışmamak güzeldir :)

    YanıtlaSil
  6. evet hande, çalışmamak gerçekten çok güzel:)
    maalesef bankacıların işi 5 ten sonra başlıyo:(

    YanıtlaSil
  7. Ben hep çalışmak ve çalışmamak arasında kalanlardanım...29 umda meslek değiştirmeye karar verdim ama seçtiğim meslek inanılmaz yorucu...Neyse ki bunu evden yapma şansım var. Sanırım en güzeli bu: Home office çalışabilmek...

    YanıtlaSil
  8. kirpikteki gözyaşı, çok şanslısın o zaman. çünkü evde olmak çok güzel:)

    YanıtlaSil
  9. Pembe ajandanın sahibesi günaydın :)
    Ben de bankada çalışıyorum ama eskiden tam bir bankacıydım ( şubede portföy yönetmenliği) şimdi GM'ye geçtim biraz daha huzurlu gibi ama bankanın belirli departmanları hariç hepsi bence çok sıkıcı :))
    ben de eşime ayrılsam sen bana baksan ohh gül gibi geçinsek diyorum ama yok illa çalışcan yoksa sıkılırsın diyor halbuki bahçeli bir evim olsa bütün gün bahçeyle hobilerimle ve oğluşum karamelle ilgilensem benden iyisi olmaz valla . neyse şimdilik bu hayalim hayal olmak dışına çıkamıyor. Ama kesinlike şubede çalışılmaz hepsine Allah kolaylık versin valla
    Sevgiler :)

    YanıtlaSil
  10. nesobaby; günaydınnn:)
    şimdi diyolar tekrar bankada çalışır mısın? yok diyorum hevesimi aldım:) bankacılık beni çalışma hayatından soğuttu, özellikle şube çok zor, adeta robotculuk oynuyoduk.
    senin bloğunu takip ediyorum, kurabiyelerinide. hatta diyorum çalışırken bu kadar sosyalsen çalışmayan halini merak ediyorumm:)

    YanıtlaSil
  11. süper anlatmışsın hayatın işleyişini...Ne iş yaparsan yap, bitmez bizim milletin istekleri =)
    Ev, içinde çocuk işi yoksa, gayet zevklidir.Ama çocuk olmayınca da gayet zevksiz ve sessizdi.Karar senin ama çalışmayı düşünmüyorsan, sabırlıysan ve hayatla barışıkan, bekleme =)

    YanıtlaSil
  12. Öncelikle merhabalar, pasajındaki güzellikleri görünce misafir oldum bloguna... Bu yazıyıda okuyunca yorum yapmadan geçemedim... Geçenlerde bir bankanın mülakatını geçemeyince baya moralim bozulmuştu... Demekki bunda da varmış bir hayır böyle işin aslını yüzümüze vurunca oh be iyikide olmamış diyesim geldi :)

    YanıtlaSil
  13. bloğuma hoşgeldin jeliboncuk, inan iyiki olmamış, buna sevin, hatta sadaka ver:)
    biliyomusun bide girince çıkamıyosun da, ben girmeden bi taahhütname imzalamıştım, daha doğrusu imzalattırdılar, 8 milyarlık. çıktım, dava açtılar, haziran sonu mahkemem var. yüce türk adaletine güveniyorum artık:) bankacılık hiç bi mesleğe benzemiyo, o yüzden çok yüzden çok şanslısın ucuz atlaşmışsın:),bana inan:)

    YanıtlaSil