17 Eylül 2011 Cumartesi

hoşgeldin oğlum...


seni anlatacak bi kelime yok bebeğim. doğduğun geceden beri hiç bişey aynı değil. duygularım, düşüncelerim, hislerim, en önemlisi kendim.
30 ağustos 00:29'da geldiğinden beri dünyamıza, tam 18 gün geçti. başı kolay sonu zor bi süreçti bizimkisi. ama atlatıp sana kavuştuğumda bebeğim ağlarken benim yanıma koyduklarında susman herşeye değerdi. "biz oğlumla çok acı çektik" demişim anestezide ayılırken. çünkü 37 hafta boyunca biz yaşadık herşeyi meleğim, yediklerim, içtiklerim, üzüntülerim, sevinçlerim, uyumam, uyanmam bi bütündük seninle. tek başına bi birey olmanın 18. günü oğlum. ben hala seni izlemeye doyamıyorum, her dakikamız birlikte geçiyor, uykuda bile rüyamdasın.
sen 4 günlükken sarılıktan 1 gün hastanede kaldık, herşeyinle ben ilgilendim meleğim, inan hiç ağrımadı ne belim ne yeni sezeryan olmama rağmen hiçbiyerim.
bazen bana çok masum bakıyosun diye ağlıyorum, bazen emerken boğazına süt kaçınca ağlarken tekrar meme arayışındaki saflığa ağlıyorum, bazen erken geldiğin için vakitsizlikten sana alamadıklarlarımız için ağlıyorum, dün gece uyumayınca emzik verdiğimde seni kandırdığımı düşünerek bile ağladım.
sen 2 haftalık olduğundan beri ikimiziz evde, akşamları babanla birlikte yapmaya çalışsakta bi çok şeyi, emerken acele edip sütü boğazına kaçırınca ne yapacağımı bilememekten bi karar almak zorunda kaldım. hayalim 3 kişilik ailemizde seni babanla her anını doya doya yaşayarak büyütmekti, haftaya 1 ay kadar anneanne ne gideceğiz, babandan bu kadar uzun süre ayrı kalmak beni çok üzsede senin rahatın için her zorluğa katlanırım kuzucummm...